Sosyal Gruplar

Filistine ve insanlığa yardım edebiliriz


Durma İsraili sende kına


Ağlayan bir bebek

Evet Ey Sevgili Dostlar!...

Açlık içinde dahi olsa yaşamasına müsaade edilmeyen Filistin’deki çocuklara, erkeklere, kadınlara sadece bakıp duran kardeşlerim. Tıpkı benim yaptıklarımı yapan kardeşlerim.

Bir miktar daha Filistinli öldü bu günlerde önceki ölenlere ek olarak ve ölmeye de devam ediyorlar.


Biz seyretmeye devam ediyoruz bu katliamı İsrail’e ettiğimiz küfürler eşliğinde. Her ne getirisi varsa artık bunun!.

İçerledik bu yapılanlara biraz olsun. Dokundu içimize; kafasından kanlar boşanırken korku içindeki masum gözlerini bize diken o kız çocuğu.

Bir minik bebek gördük orada. Üzerine “meçhul” diye yazılmış bir minik bebek. Kendi evladınızı, bebeğinizi hayal edin bir kere. Her şeyiyle üzerine titrediğiniz bebeğinizi “meçhul” ile yer değiştirin. Birinin, sizin gözünüzden sakındığınız bebeğinizin üzerine bir şeyler yazdığını düşleyin, onun hiçbir şeyden habersizce etrafındakilerden korkuşunu, anne-babasını arayan o savunmasız bakışlarını hayal edin Allah aşkına. Ve utanmıyorsanız hala da ağlamayın o insanlar adına. Her şeyi ile küçücük “meçhul” adına.

Sıkıştığımız anlarda zamanında atalarımıza yaptıklarından dem vurduk. Hak ediyor bunlar dedik. Ardından bunların 100 yıl önce olduğunu, bugünün insanlarıyla alakası olmadığını hatırlayıp utandık. Kendilerine yapılan zulme taş ile direnen gencecik yürekler gördük sokaklarda.

Değerli şeyler kendine has ölçütlerle ifade edilirler kardeşlerim. Elmas(karat), altın(ons) vs… Peki dünyadaki en değerli varlık olan insanın değeri nasıl ölçülür? Yukarıda bir miktar Filistinli daha dedim dikkatinizi çekti mi bilmiyorum. Ama Eşref-i mahlûkat olan insan için en değersiz ölçü birimi olarak ifade edilebilecek miktarın kullanılması yakmıyor mu yüreklerimizi? Onlara bu kadar değersiz bir madde muamelesi yapılması yakmıyor mu hala bizleri?

Evet ortadoğuda insan belki de en değersiz varlık. Sadece katledilmeye layık bir et torbası. Maalesef ki böyle dostlar. Girin google’a ve Filistin diye aratın. Çıkan resim sonuçlarına bir göz atın. Afganistan, Irak ta yazabilirsiniz isterseniz. Çıkan sonuçlar size bu ülkelerin en çok neleri ile ünlü olduğunu gösteriyor. Görebildiniz mi bir doğa güzelliğini, ya da bir tarihi varlığını. Devam edin aratmaya. ABD yazın. Katledilen değil, katleden Amerikaları göreceksiniz bu sefer. İsterseniz İsrail de yazabilirsiniz. Sonuç aynı. Yani kaderleri sadece ölmek olmuş bir toplumu fark edin ey dostlar. Daha sonra arayın şunları; Türkiye, Avustralya, vs… bir de bunlara göz atın. Ne olur fark edelim oradaki insanların neler arasında kıstırıldığını.

Yazının başında Aç olarak dahi olsa yaşamasına müsaade edilmeyen Filistinler dedim. Aç, fakir, bilcümle rezil yaşam standardına sahip olsa bile yaşama hakkı tanınmayan Filistinlilerden bahsettim. Ne denli değersiz görüldüklerini anlatabilme adına.

Üzülmedik ey dostlar, olanlara üzülmedik. TV de gördük hunharca katledilmiş bir grup fakir insanı. Çevirdik kafamızı sanki isyan edercesine. Ama isyan da etmedik gerçeği söylemek gerekirse. Birkaç dakikalık can sıkıntısının ardından tatlı arandık yemek için, TV de program aradık eğlenmek! için. Yalan mı kardeşlerim yalan mı?

Geceleyin gene yumuşacık yastıklarımızda, sıcacık yorganlarımızın içinde uykuya daldık huzur içinde. Soğukta tir tir titreyen masum ve müslüman bir halkı umursamaksızın uyuduk.

Peki, çözüm ne kardeşlerim, ben ne yapabilirim bu durumu düzeltebilmek için.

Tek bir şey yapabilirim. Silahların en güçlüsü olan bir silahla karşı koyabilirim onlara. “DUA” ile. Ama riyasız, ama kalpten, ama çıkarımı düşünmeksizin, ama insan olduğumu haykırma düşüncesiyle yapmalıyım bunu.

Ey dostlar, kardeşlerim, kendini insan ve Müslüman olarak tanımlayanlar;

Var mısınız DUA’ya. Çok değil: 1 hafta boyunca her gece saat 3.00 te kılacağımız bir teheccüd namazının arkasından edeceğimiz 5 dakikalık bir DUA’ya. Abdest alması da dahil toplam 15 dakikamızı alır bu iş. Filistinli kardeşlerimiz için, dünyanın her neresinde olurlarsa olsunlar, ezilen, baskı altında tutulan ve sömürülen İNSANLAR için uykumuzdan 15 dakika fedakârlık etmeyi başarabilir miyiz?

Savaşmak değil, canımızı tehlikeye atmak değil istediğim. Sıcak odanızda 15 dakikalık bir YAKARIŞ.

Ne dersiniz: Bunu bugünden itibaren başlayarak BAŞARABİLİRMİYİZ?